Kaffed’den Kiril eylemi 

Kafkas Dernekleri Federasyonu(Kaffed) Mili Eğitim Bakanlığı önünde Çerkesçe eğitimde Latin alfabesinin kabul edilmesini protesto etti.

Bugün öyle saatlerinde MEB önünde Kaffed’in çağrısı ile toplanan eylemciler, üzerinde “Ana dil resmi alfabe ile öğrenilir”, “Hani inkar dönemi kapanmıştı,inkar dönemi devam ediyor”, “Latin alfabeyle Arapça, Latin Alfabeyle Osmanlıca” “Alfabeme dokunma,müfredata dokunma” yazılı pankartların yanısıra Kiril alfabesi ile Çerkesçe sloganların olduğu dövizler taşıdılar. Eyleme MazlumDer ve Eğitim İş Sendikası temsilcileri de destek verdi.

Kaffed Genel Başkanı Yaşar Aslankaya eylemde yaptığı açıklamada, MEB’in Çerkesçe seçmeli ders için uygulanmakta olan bir müfredat varken ilk kez bir ders için iki ayrı müfredatı kabul ettiğini ve bu durumun “müfredatta birlik” ilkesine aykırı olduğunu vurguladı.

Bir Çerkes derneğinin Latin alfabesiyle hazırladığı yeni çalışmamanın, ana dile uygun olmadığını savunan Aslankaya, “Latin harfleriyle müfredat, seçmeli Adıge dili eğitimine vurulmuş bir darbedir” dedi.

Açıklamanın ardında Yaşar Aslankaya başkanlığında heyet MEB Müsteşar Yardımcısı Ahmet Emre Bilgili ile görüştü. Yapılan görüşmede bir dil eğitiminin resmi alfabe ile yapılması, iki ayrı müfredatın eğitim program tekniğine uymadığı ve uygulamada yeni sorunlar yaratacağının vurgulandığı bidlirildi. Müsteşar Yardımcısı anlatılanları dinledikten sonra konuyu Bakan ve Müsteşara tekrar ileteceğini ve sonuçla ilgili olarak bilgi vereceğini Kaffed heyetine bildirdi.

Benzer eylemler aynı gün aynı saatte ve aynı basın açıklamaları ile başka şehirlerde de yapıldı. İstanbul, Eskişehir, Kayseri, Çorum gibi şehirlerde Kaffed’e bağlı dernekler tarafından İl Milli Eğitim Müdürlükleri önünde gerçekleştirilen eylemlerde basın açıklamalarını dernek başkanları okudu.

Kaffed MEB tarafından kabul edilen Çerkesçe eğitimde Latin alfabesi kullanımını kabul etmiyor ve eğitimin şimdiye kadar olduğu gibi Kiril alfabesi ile yapılmasını istiyor.

Bir kaç senedir ortaokullarda verilen seçmeli Çerkesçe eğitimi Kiril alfabesi ile yapılıyordu. Geçtiğimiz ay Adige Dil Derneği ADDER’in bakanlık nezdinde gerçekleştirdiği girişimler sonucunda yine aynı dernek tarafından hazırlanan Latin temelli Çerkesçe alfabe bakanlık tarafından kabul edilmişti.

Ankara başta olmak üzere eylemlerde okunan basın açıklaması şu şekilde;

“Değerli Basın Emekçileri

MEB Ortaokul ve İmam Hatip Ortaokullarında Çerkesce (Adıge) seçmeli ders eğitiminde uygulanmakta olan müfredat, anavatanımız Kafkasya’da 80 yıldır kullanılan resmi alfabe ile hazırlanmıştır. Kafkas Dernekleri Federasyonu tarafından hazırlanan bu müfredat 7 Eylül 2012 tarihinde 153 sayıyla Talim Terbiye Kurulu tarafından kabul edilerek yürürlüğe girmiştir.

Bu uygulama başarıyla devam ederken, Adige Dil Derneği tarafından latin harflerle hazırlanmış ikinci bir müfredat 27 Şubat 2015 tarihinde Bakan tarafından imzalanarak ve MEB-Tebliğler Dergisinin Nisan sayısında yayınlanarak yürürlüğe girmiştir.

Milli Eğitim Bakanlığı müfredat uygulamalarında her dersin tek müfredatı ve tek alfabesi vardır. Değil bir dil dersinin, nakış dersinin bile tek bir müfredatı vardır. Ancak bugün bakanlık tarihinde bir ilk yaşanmış ve ortaokullardaki Çerkes (Adıge) dili seçmeli dersinin iki ayrı müfredatı ve iki ayrı alfabesi olmuştur.

Bu durum Milli Eğitim Bakanlığının “eğitim programı tekniklerine” aykırıdır.
Bu durum şimdiye dek özenle korunan “müfredatta birlik ilkesine” aykırıdır.

Uzmanların verdiği bilgiye göre;

Bu müfredatın kabul edilmesi yürütmeye aykırıdır ve hukuki açıdan dava konusudur.
Bu müfredatın kabul edilmesi.bakanlıkça gözetilmesi gereken bilimselliğe aykırıdır.

Sayın Basın Mensupları

Dünya üzerinde konuşulan her bir dilin farklı harf ve sembollerle hazırlanmış resmi alfabeleri vardır. Bir milletin resmi dili, gerek yasal açıdan gerekse dilbilimsel açıdan kendi resmi alfabesi ile öğretilmelidir. Hali hazırda kullanılan müfredat resmi kiril alfabe ile hazırlanmıştır. Bakanlık tarafından yeni kabul edilen müfredat ise latin harflerle hazırlanmıştır. Latin alfabe müfredatının kabul edilmesi bakanlığın isminin başındaki “Milli” ifadesine dahi aykırıdır.

Mecbur bırakıldığımız durum; Bulgaristan veya Yunanistan’da yaşayan Türkleri Türkçeyi resmi latin alfabesi yerine kiril alfabesi veya Yunan alfabesi ile öğrenmeye zorlamak ile benzer bir durumdur.
İçine düşürüldüğümüz durum; Osmanlıcayı latin harflerle öğretmeye benzer bir durumdur.

Buradan Milli Eğitim yetkililerine soruyoruz;

Sadece belki daha kolay öğretilir diye, Osmanlıca dersi için latin harflerle hazırlanmış müfredatı kabul eder misiniz?
Sadece öğrencilerin bildiği harflerdir diyerek, Arapçanın öğretiminde Latin harflerle hazırlanmış bir müfredatı kabul eder misiniz?
Resmi alfabesinden farklı olan bir alfabe ile dili öğretmeye çalışmak, o dile dolayısıyla o dilin sahibi olan millete saygısızlık değil midir?

Sayın Basın Mensupları

Seçmeli Adıge Dili derslerinde Latin Alfabe müfredatı uygulanmaya başlarsa;

*Yeni müfredat ve kitapların basımı ve dağıtımı için fazladan emek, zaman ve maddi kaynak harcanacaktır.
*Okul idareleri iki ayrı müfredat ve kitap için iki ayrı öğretmen ve sınıf temin etmek zorunda kalacaktır.
*Dersi seçmek konusunda birçok çekincesi olan veli ve öğrencilerin önüne “iki ayrı alfabeden birini seçmek” gibi yeni bir çekince konulmuş olacaktır.
*Anadilimizin resmi alfabesinden farklı bir alfabeyle öğretilmesi, öğrencileri anadillerini doğru öğrenme hakkından mahrum bırakacaktır.
*Ve yine bu öğrencileri, bugüne kadar anavatanımızda resmi alfabeyle üretilmiş zengin edebiyat ve eğitim materyallerini kullanmaktan mahrum bırakacaktır.

Latin harflerle müfredat seçmeli Adıge dili eğitimine vurulmuş bir darbedir.
Latin harflerle müfredat seçmeli Adıge dili eğitimine yapılmış bir sabotajdır.

Milli Eğitim Bakanlığını kararlarını geri çekmeye ve müfredatın uygulamasını iptal etmeye çağırıyoruz. Aksi taktirde, Türkiye’de yaşayan Çerkeslerin en örgütü olarak, üyelerimiz arasında adeta infial uyandıran söz konusu müfredatın yürütmesinin durdurulması ve idari işlemin iptal edilmesi için her türlü hukuksal yola başvuracağımızı bildiririz.

Hepinize katılımlarınızdan dolayı teşekkür ederiz.”