
Kafkas Vakfı, kuruluşunun 30. yılı münasebetiyle kurucularını, geçmiş dönem başkanlarını, yöneticilerini, gönüllülerini ve bağışçılarını bir araya getiren anlamlı bir “Vefa Programı” düzenledi. İstanbul’da gerçekleştirilen programda vakfın 1995’ten bugüne kadar sürdürdüğü kültürel, sosyal ve akademik faaliyetler hatırlanırken, Vakfa emek veren kurucu ve başkanlara şükran hediyesi takdim edildi.

21 Mayıs 1864’te Kafkasya’dan koparılan halkların kimliğini, kültürünü ve hafızasını yaşatmak amacıyla 21 Mayıs 1995’te İstanbul’da kurulan Kafkas Vakfı, 30 yılda binlerce öğrenciye burs sağladı, kültür-sanat etkinliklerinden akademik çalışmalara, insani yardımlardan yayıncılığa kadar geniş bir yelpazede özgün çalışmalar yürüttü.
Program, Kafkas Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Veysel Arıhan’ın selamlama konuşmasıyla başladı. Konuşmasında kuruluş ruhuna atıf yapan Arıhan, Vakfın aynı ruhla yoluna devam ettiğini vurguladı: “Bu vakfı biz sadece bir gönüllü kuruluş olarak görmedik; Kafkasya’ya uzanan bir gönül köprüsü, bir sorumluluk üstlenme iradesi ve bir aile olarak gördük. 30 yıl önce yakılan meşale bugün gençlerimizin omuzlarında, aynı inanç ve ruhla taşınmaya devam ediyor.”
Arıhan ayrıca, Vakfın misyonunu “geçmişi yaşatmanın ötesinde geleceği inşa etmek” olarak tanımladı ve şu sözlere yer verdi: “Kafkas Vakfı’nın misyonu sadece hatıraların yaşatılması değil, esasen geleceğin inşasıdır. Çünkü bir halk, kendi hafızasını koruyabildiği sürece yaşar.” Arıhan son olarak katılımcılara şu sözlerle teşekkür etti: “Bu vakfın hikâyesine emeğiyle, duasıyla, elinden ne geliyorsa onunla katkı sunan herkese, kurucularımıza, yöneticilerimize, gönüllülerimize, bağışçılarımıza ve dostlarımıza yürekten teşekkür ediyoruz. Varlığınızla bu anlamlı geceyi şereflendirdiğiniz için hepinize minnettarım. Sağ olun, var olun. Nice 30 yıllara…”

Vefa Programında Kafkas Vakfı Kurucu Başkanı Prof. Dr. Fethi Güngör de selamlama konuşması yaptı. Seksenli yılların ikinci yarısında dağılma sürecine giren SSCB’nin 21 Aralık 1991’de resmen lağvedilmesinin ardından demir perdenin kalktığını ve anavatan Kafkasya’ya seyahatlerin başladığını hatırlatan Güngör şunları söyledi: “Ağustos 1992’de Soçi’den Mahaçkale’ye kadar yaptığım ilk seyahatimden döner dönmez, Dağıstan’dan Abhazya’ya kadar tüm Kafkas halklarını kuşatan bir gönül köprüsü inşa etmek için kolları sıvadık. Türkiye’nin farklı bölgelerinden olup Kafkas halklarının tamamını temsil eden 21 kurucu üyemizle birlikte Vakfı kurduk. Eğitim, araştırma, kütüphane, arşiv, insani yardım, haber ajansı, uluslararası toplantılara katılım, geniş katılımlı konferanslar vb. etkinlikler yürüttük. Vakıf çalışmalarını bütünüyle genç kardeşlerimize devrettik. Onlar da bu toplumsal emaneti yetkinlikle taşıyorlar…”
Daha sonra Dr. Emir Fatih Akbulat, “Kafkas Vakfı’nın 30. Yılı: Kuzey Kafkasya Diasporasının Hafızasını Taşımak, Geleceğini Kurmak” başlıklı akademik bir değerlendirmede bulundu.
Program “Diasporadan Kafkasya’ya Uzanan Vakıf Köprüsü: Bir Gelecek İnşası Çabasının Otuz Yıllık Öyküsü” başlıklı sinevizyon gösterimi ile devam etti. Ardından Vakıf Yönetim Kurulu üyesi Rümeysa Elif Sarıaslan ve Rumeysa Omar vakfın son dönem faaliyetleri hakkında yansı eşliğinde bilgilendirme sunumu gerçekleştirdi.
Sahneye davet edilen kurucular kurulu üyeleri, geçmiş dönem başkanları ve emektar gönüllülere sembolik hediyeler sunuldu. Vefat eden kurucu üyeler ve gönüllüler dualarla ve ailelerine takdim edilen teşekkür mektuplarıyla yâd edildi.
Kafkas Vakfı, 30. yılını tamamladığı bu dönemde çalışmalarını çeşitlendirerek sürdürmeyi ve Kafkasya ile diaspora arasında köklü bir kültür köprüsü olarak varlığını yarınlara emin adımlarla taşımayı hedefliyor.
İstanbul’da 17 Ekim Cuma akşamı Fatih Belediyesi Çatladıkapı Sosyal Tesisinde diğer Kafkas sivil toplum örgütleri başkanlarının da katılımıyla gerçekleştirilen Kafkas Vakfı 30. Yıl Vefa Programı, “Vefa Yemeği” ile sona erdi.










