Çeçenya, resmin arkasında  

Çeçenya’dan iyi haberlerimiz var! Sadece iyi haberler.  

 

Manşetleri iyi okuyun yeter.

 

“Çeçenya’nın Urus-Martan şehrinde yeni bir suni göl açıldı”. Üstelik burası yerli işadamlarının parasıyla inşa edilmiş.

 

“Çeçenya yönetimi 2015’de anaokullarında 17 bin kişilik yer açma planını açıkladı”. Bu ancak sene sonunda olacak, şu anda ise yaklaşık 20 bin çocuk sırada bekliyor. 2014’de beş bin beş yüz öğrencilik yer açıldı. Bunun için federal merkezden 700 milyon ruble, 170 milyon rubleden fazla da yerel bütçeden harcandı.

 

Ve işte “savaş izleri”: “2015’de savunma bakanlığı Çeçenya’nın altı bölgesinde toprağı mayından temizlemeyi planlıyor”. İstihkam askerleri ilkbaharda orman alanlarında mayın temizliğine başlayacak. Geçen iki yılda altı bin hektardan fazla tarım alanı mayından temizlendi, şimdi ise dağ yamacı ve dağlık alanlardaki ormanlar ele alınacak. Askeri komutanlık iki yılda yedi bin hektardan fazla alanın mayından temizlenmesinin planlandığını bildiriyor.

 

Bir iyi haber daha: “Çeçenya’da deprem can ve mal kaybına neden olmadı”.

 

Ufak tefek sıkıntılar da var…

 

“Yumurta, şeker ve pirinç fiyatları arttı”. Ama çok değil, yüzde 2-10 arasında. “Örneğin, yılın ilk haftasında tavuk  yumurtası yüzde 9,7 arttı”. Ama sucuk-sosis ürünleri yüzde beşten biraz fazla düştü, tavuk belli bir yüzde düştü, krema yüzde dokuz ucuzladı. Bu haber Çeçenya ekonomi, bölgesel gelişim ve ticaret bakanlığından.

 

Bir haber, Soruşturma Komitesinden: “Grozni’de (Coharkale) hastane başhekimi hakkında çalışanların parasını zimmetine geçirme şüphesi var”. Soruşturma organlarına göre, başhekim çalışanların hakkı olan yüz bin rubleden fazla parayı zimmetine geçirdi.

 

Bir tane de savcılıktan: “Çeçenya’da bir kadın yeni doğan bebeğini satmakla suçlanabilir”.

 

Mahkemeye intikal eden bir başkası: “İşadamı gaz boru hattı inşaatı için ayrılan iki milyon rubleyi zimmetine geçirmekle suçlanıyor”. Belirtmemiz lazım, bu borular Şatoy bölge merkezini dağlık Hal-Keloy köyüne bağlıyor. Bu da elbette çok iyi bir haber: Çeçenya’da, Sovyet yönetimi zamanında gazın ulaşmadığı yerlere hat çekiliyor.

 

Bütün bunlar, ressamın fırça darbeleri gibi sivil yaşamın renklerini oluşturuyor. Yıldan yıla tablo daha iyi, daha güzel şeylerle dolduruluyor. Bir kusur varsa eğer, açığa çıkarılmıştır, kamuoyunun bilgisine sunulmuştur ve muhakkak cezalandırılacaktır.

 

Peki bu tablonun ardında ne var?

 

İki hafta önce, 15 Ocak’ta Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi “Malika Yusupova ve diğerleri Rusya’ya karşı” davasıyla ilgili karar verdi. 2001-2002’de kaybolan altı Çeçenya vatandaşının 14 yakınına 410 bin avro tazminat ödenmesi gerekiyor. Mahkeme, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin birkaç maddesinin ihlal edildiğine karar verdi: Yaşam hakkı (2. madde), işkence, insanlık dışı ve aşağılayıcı muamele yasağı (3. madde), özgürlük ve güvenlik hakkı (5. madde), hukuki savunmada etkili araç hakkı (13. madde).

 

Davacıların haklarını avukat Dokka İtslayev, Astreya hukuki yardım örgütü ve “Çeçenya Anneleri” avukatları savundu. Avukatların ifadesine göre mahkeme, soruşturma organlarının Çeçenya’da insanların kaybolmasıyla ilgili başvurularını soruşturmak istemediğini tespit etti, hatta AİHM’in kararının ardından soruşturma hareketsizliğini koruyor. Strasbourg’a başvuru daha çok olabilirdi, ama umudunu kaybeden aileler güvenlik organlarına başvurmayı bırakıyor ve davalarının AİHM’de görüşülme hakkından kendilerini mahrum ediyorlar. Uygulamaların gösterdiğine göre, eğer aileler beş yıldan fazla bir süre içinde Rus adli organlarına başvurmazsa Strasbourg’da şikayetleri kabul edilmiyor.

 

Düşünün, on üç yıldan fazla süredir aileler “kamuflajlı ve maskeli, aksansız Rusça konuşan insanlar” tarafından kaçırılanlar hakkında hiç bir şey bilmiyor. Kaçırıldı, demek ki, yok oldu, defnedilmedi. Anna Politkovskaya’nın bir makalesinin başlığı gibi: “Yarı gömülü”. Cenaze merasimi, vedalaşma, yas olmadı. Bir insan artık yok, ama var gibi… Onlarca aile için böyle. Ve cezasız kalan zulüm hatıralarında…

 

Bu zulmün Rusya’da, Çeçenya’da adı konulmadı, mahkum edilmedi. Bundan dolayı memurlar “polisin izniyle” Strasbourg’dan gelen haberleri yayınlamayacak. Bu hikaye -sırada bekleyen diğerleri gibi- şimdilik tuvalin diğer tarafında kalacak. “Şimdilik”, yani çürüyen kumaş yırtılıncaya kadar; gazetecilerin “Gerçekten mi! Harika” nidalarıyla karşıladığı haberlerin yerini alıncaya kadar.

 

O zamana kadar Çeçenya’dan sadece iyi haberler…

 

Kaynak: Ekho Kavkaza

Çeviri: Ajans Kafkas

Aleksandr Çerkasov