Kuzey Kafkasya’da ‘istikrar efsanesi’ yıkılıyor

Rusya medyasının Kuzey Kafkasya’da istikrar sağlandığı yönündeki esassız propagandaya bakmaksızın, Rusya’nın sakin olmayan bu bölgesindeki halk kendince olayları değerlendiriyor ve Moskova’nın empoze ettiği ‘istikrar tablosundan’ sıkça ayrılan kendi sonuçlarını çıkarıyor.

Bu durum, Güney Federal Bölge’nin en problemli cumhuriyetleri olan Çeçenya, İnguşetya ve Dağıstan’a daha büyük oranda bağlı.
Bu makale Caucasus Times’in Ağustos 2007’den Mayıs 2008’e kadar düzenli olarak Rusya’nın Kuzey Kafkasya cumhuriyetleri başkentlerinde, halkın şu veya bu cumhuriyetin spesifik problemlerine yaklaşımını, sosyo-ekonomik ve güvenlik alanında beklentilerini açığa çıkararak yaptığı anket sonuçlarını açıklıyor, analiz ediyor ve sentezini yapıyor.
Araştırma sürecinde alınan sonuçlar, Kuzey Kafkasya cumhuriyetleri halkının bölgedeki güvenlik düzeyi değerlendirmesinde oldukça eleştirel olduğunu, Kafkasya ve Rusya’nın geleceği konusundaki tahminlerinde kötümser olduğunu gösteriyor.
Örneğin, Çeçenya’nın başkenti Caharkale’de yapılan ankette, katılımcıların yüzde 39’unun ülkelerinde savaşın yeniden tekrarlayabileceğini düşüncesi ortaya çıktı. Aynı orandaki katılımcı da son birkaç senede güvenlik alanında iyi yönde bir değişiklik olmadığını belirtiyor.
Yeni bir savaş olasılığı konusundaki kötümserliklerini anket katılımcılarının birçoğu, cumhuriyetin şu anki başkanının hareketlerine bağlıyor ve zorbalıkları, bürokratların hiçbir sebep gösterilmeden görevlerinden alınışını ve Kadirov’un şahsına tapmanın artmasını eleştiriyorlar.
Halkın yeni savaş olasılığı korkularına bağlı endişeleri, ‘Sürekli ikamet için Rusya’nın bir başka bölgesine veya ülkeye gitmeyi düşünüyor musunuz’ sorusuna verilen yanıtlarda da ortaya çıktı. Yüzde 33’ü Çeçenya’yı terk etmeyi düşündüğünü, Rusya’nın bir başka bölgesi veya başka bir ülkeye sürekli yaşamak üzere gitmeyi düşündüğünü belirtti; bununla birlikte yüzde 11’i böyle bir olasılığın ihtimal dışı olmadığını kaydetti.
Bir başka soru Ramzan Kadirov’un devlet başkanlığı döneminde Çeçenya’da işlenen cinayetler ve insan kaçırma olayları durumu hakkındaydı. Katılımcıların yaklaşık yarısı (yüzde 48) bu alanda durumun değişmediğini belirtti. Katılımcıların yüzde 16’sının düşüncesine göre, bu alanda durum daha da kötüleşti, yüzde 14’üne göreyse fazlasıyla kötüleşti. Yüzde 13’ü ise bu alanda durumun iyileştiğini, yüzde 9’u da fazlasıyla iyileştiğini belirtti.
Çeçenya halkının güvenlikle ilgili tahminleri de ilginç: Yüzde 45’i güvenlik alanında durumun değişmeyeceğini, yüzde 18’i güvenlik alanında durumun iyileşeceğini, yüzde 14’ü fazlasıyla iyileşeceğini belirtti. Yüzde 21’i fazlasıyla kötüleşmesini bekliyor. Ankete katılanlardan hiç biri, ülkede durumun bu alanda kötüleşeceğini düşünmüyor. Sadece yüzde 2’lik bir oran bu soruya cevap vermekte zorlandı.

Bugün Kuzey Kafkasya’nın en kriminolojik bölgesi olan Çeçenya’nın komşusu İnguşetya’da halkın yüzde 65’i ülkenin en ciddi probleminin güvenlik olmayışı olduğunu düşünüyor. Bununla birlikte katılımcılarını önemli bir kısmı (yüzde 38) son zamanlarda ülkede patlak veren cinayet ve insan kaçırma olaylarında istihbaratı suçluyor, yerel yönetimi suçlayanlar ise yüzde 24.
Halkın yüzde 16’sı İnguşetya’daki güç dalgalarının sebebini federal yönetime bağlama taraftarı. İnguşetya’daki şiddetin baş nedenini yüzde 8’i ‘İslam ekstremistleri ve vahhabilere’ bağlıyor. Yüzde 14’ü bu soruya cevap vermekte zorlandı.

Belirtmek gerekir ki, bazı katılımcılar, anketin bu sorusuna oldukça sinirli tepki gösterdi ve cevap vermeyi reddetti, bu da ülkede güvenliğinden endişe duyma tehlikesinin oldukça yaygın olduğunu gösterebilir.
1990’lı yıllarda post-Sovyet döneminde en kanlı etnik anlaşmazlıklardan birinin yaşandığı Kuzey Osetya’da ankete ilgi büyüktü. Anket, İnguş ve Osetler arasındaki etnik anlaşmazlığın bugün de bu iki halkın karşılıklı ilişkilerini olumsuz etkilediğini gösterdi.
‘Son zamanlarda Prigorodnıi bölgesinde şiddet ve cinayetlerin artmış olması konusunda kimi suçlu görüyorsunuz’ sorusuna verilen cevaplar, ankete katılan Osetlerin komşu İnguşetya’ya karşı tavrını gösterdi. Şöyle ki, ankete katılanların yüzde 24’ü şiddet ve cinayetlerden dolayı suçu İnguşetya yönetimine, yüzde 22’si Kuzey Osetya içindeki kriminal birimlere ve yüzde 16’sı İslam ve İnguş esktremistlerine yükleme taraftarı. Bu soruyla ilgili katılımcıların yüzde 11’i hangi şiddetin arttığından söz edildiğini bilmediklerini belirtirken, yüzde 10’u suçu federal birimlere yıktı.
Kuzey Osetya’da ülkenin en ciddi problemi olarak yüzde 35’i güvenliği, yüzde 17’si milletler arası ilişkiyi (Oset-İnguş ilişkileri kastediliyor), yüzde 8’i dini alanı gösterirken, yüzde 12’si cevap vermekte zorlandı.
‘Kuzey Osetya’da gelecek yıl güvenlik alanında değişiklik mümkün olabilir mi’ sorusunda katılımcıların çoğunluğu (yüzde 51) bu alanda durumun önceki gibi kalacağı düşüncesinde olduğunu belirtti.

Son zamanlarda Dağıstan’da görülen cinayet ve insan kaçırma olaylarında kimi suçlu gördükleri konusunda güvenlikçilere, yerel ve federal yönetime oldukça eleştirel yaklaşıldığı ortaya çıktı.
Ankete katılanların yüzde 31’i bu konuda İslam ekstremistlerini suçlama taraftarı. Bununla birlikte yüzde 23’ü ülkede şiddetin büyüme suçunu istihbarata, yüzde 21’i federal yönetime, yüzde 18’i de yerel yönetime yıkıyor. Ankete katılanların yüzde 2’si de ülkedeki şiddetin suçunu Dağıstan İçişleri Bakanlığı’na yıktı.
‘Dağıstan’da güvenlik alanında durum gelecek sene nasıl değişebilir’ sorusuna cevaplarında Mahaçkaleliler oldukça kötümser ve herhangi bir iyileşme olmayacağı yönünde cevap verdi. Katılımcıların sadece yüzde 7’i güvenlik alanında iyileşme olacağını, yüzde 4’ü de fazlasıyla iyileşme olacağını belirtti. Yüzde 8’i durumun kötüleşeceğini belirtirken, yüzde 19’u da fazlasıyla kötüleşeceğini belirtti. Böylelikle iyimserlerin genel rakamı (yüzde 11) fark edilir şekilde kötümserlerin sayısından (yüzde 27) geride kalmış oluyor. Ankete katılanların büyük çoğunluğu (yüzde 47) ise güvenlik alanında hiçbir değişiklik olmayacağını düşünüyor. Kabardey-Balkar’da ülkesinde güvenlik alanında iyileşme bekleyenlerin oranı (yüzde 33) fark edilir şekilde kötümserlerin (yüzde 19) oranını geçti. Dağıstan’da ise durum tam tersi; İyimserlerin oranı yüzde 11, kötümserlerin oranı yüzde 27.
‘Şu anda Kabardey-Balkar’ın en ciddi problemleri nedir’ sorusuna cevap veren katılımcıların yüzde 23 güvenlik alanındaki meseleleri, yüzde 11’i de milletler arası ilişkiler meselesini en ciddi problemler olarak gösterdi.
Yapılan araştırmaların sonuçları gösteriyor ki, Rusya’da federal ve bölgesel basın tarafından aktif şekilde yayılan Çeçenya ve Kuzey Kafkasya’da durumun normale döndüğü tezi oldukça tartışmalı.
Kamuoyu yoklama projesi çerçevesinde Ağustos 2007’den Mayıs 2008’e kadar Çeçenya, İnguşetya, Dağıstan, Kabardey-Balkar, Karaçay-Çerkes ve Kuzey Osetya olmak üzere altı Kuzey Kafkasy cumhuriyetinde anketler yapıldı. Anket çalışması bu cumhuriyetlerin başkentlerinde yürütüldü. Sorulara 16 yaşından büyük 400’er kişi cevap verdi. ÖZ/FT

13 Aralık’ta Caucasus Times’ta yayımlanan bu yazıyı Ajans Kafkas için Özlem Güngör çevirdi.

İslam Tekuşev