Kabardey-Balkar Hükümeti’nden Moskova’ya İmdat Çığlığı

Kabardey-Balkar’a 9 Şubat’ta gerçekleştirmiş olduğu bir ziyaret sırasında, Moskova’nın Kuzey Kafkasya temsilcisi Aleksandır Kholoponin, bölge hükümetine ve abluka altındaki cumhuriyetteki artan şiddete karşı, Moskova’nın tam desteğini tazelemeyi denedi. Nalçik’te 200 öğrencinin hazır bulunduğu bir toplantıda Khloponin, hükümet kanadının İslamcı akımın cumhuriyette yayılmasını önlemedeki hatalarını kabul etti. Kabardey-Balkar’daki artan şiddet sarmalını işsizlik, sosyal adaletsizlik, yolsuzluk ve düşük eğitim düzeyi ile ilişkilendirdi. Khloponin, kısa süre içerisinde yürürlüğe girecek ve durumu iyileştirecek “somut bir plana” atıfta bulunarak, cumhuriyetteki korkunç güvenlik durumunun en yakın zamanda değişeceğinin sözünü verdi.
Her nasılsa, Moskova’nın temsilcisi hükümetin cumhuriyet için hazırlamış olduğu planın ayrıntılarına yerel hükümet ile yaptığı toplantıda girmedi. Bunun yerine, İçişleri Bakanlığı’na bağlı Krasnodar Üniversitesi’nde, Kuzey Kafkasya’daki terörüzmin üstesinden gelebilecek uzmanlardan oluşan özel bir grubun oluşturulacağını açıkladı. Khloponin, Kabardey-Balkar ekonomisini ileriye taşıyanları methetti, bununla birlikte onlara “Avrupa’da olduğu gibi” ileri işletme tekniklerini benimsemelerini tavsiye etti. Moskova temsilcisine göre, cumhuriyetteki yatırımlar 2010 yılında %28 oranında düşüş kaydetti.

Kabardey-Balkar Hükümeti, Kholoponin ziyareti öncesi neredeyse paniğin eşiğindeydi. Cumhuriyet Parlamentosu, hükümet ve parlamento konseyinin 3 Şubat’ta olağanüstü toplanan bir oturumunda, Rusya Federasyonu Parlamentosu’na özel bir başvuruda bulunuldu. Artan terörist tehlike gerekçe gösterilerek, başvuru “ Kabardey-Balkar’ın sosyo-ekonomik kalkınması için hazırlanmış tüm planların parçalanma riski altında olduğunu” vurguladı. Kabardey-Balkar yetkilileri, Moskova’ya ülkedeki kolluk kuvvetlerinin “güvenliği sağlayacak düzeyde” arttırılması çağrısı yaptı. Cumhuriyet Hükümeti, sitelerinde Federal Parlamentoya yapmış olduğu başvuruyu referans göstermeyip, onu ayrı bir adreste Kabardey-Balkar halkından kamufle ederek, panik durumunu gizlemeye çalıştı (www.president-kbr.ru, 4 Şubat). Khloponin, cumhuriyette olağanüstü hal durumuna geçişin gerekliliğini, hükümetin “sonuçlarıyla değil, şiddetin sebepleriyle” savaşması gerektiğini ifade ederek reddetti. Kuzey Kafkasya’daki isyancı sayısının ise yaklaşık 1000 kişi olduğuna hükmetti.

Kabardey-Balkar’daki epeyce artan şiddet, cumhuriyet hükümeti için alarm zillerinin çalmasının baş nedenlerinden birisiydi. 2 Şubat’ta, dört polis görevlisi bir kafede öldürüldü ve saldırganlar silahları ele geçirdi. 3 Şubat’ta, bir polis devriyesi bir aracı durdurmaya çalışırken kendilerine ateş açıldı. 7 Şubat’ta bir İçişleri Bakanlığı görevlisi ve bir FSB ajanı Nalçik’teki bir saldırıda öldüler. Fakat, tüm bunlar arasında cumhuriyet yetkilileri için en rahatsız edici olan, 28 Ocak’ta Çegem Belediye Başkanı Mikail Mambetov bir saldırı sonucu hayatını kaybetti. İslamcı isyancılar Mambetov cinayetini üstlendiler, fakat haber ajansları tarafından zaten yayınlanan bu olay hakkında onlardan daha fazla detay alınamadı. Mambetov son bir kaç yıl içerisinde, şiddete kurban giden en yetkili idari görevliydi. Bölgelerdeki yetkililer, Kuzey Kafkasya Cumhuriyet’lerindeki kırsal bölgelerinin kontrolü için birer araç, böylece eğer kendilerini güvende hissetmezlerse, gelecekte idarenin gücünde bir çöküntü belirebilir. Mambetov, Kabardey-Balkar’daki en büyük bölgelerden birisi olan Çegem’in başkanlığını 18 yıl  boyunca yürüttü ve geçen sene Çegem isyanın merkezi haline geldi.

Kabardey-Balkar’daki Cumhuriyet yetkililerinin görünür sessizliği ve buna karşın İslamcı isyancıların giderek artan göz alıcı durumu, isyancıların yol kenarlarına “Kafkasya Emirliği”ni işaret eden sembollerini dikmeleriyle açıkça tezahür etti. Cumhuriyette son iki hafta içerisinde bunun gibi dört farklı işaret bulundu ve bunlardan üçü, en az bir polis memurunun bir patlamada yaralanmasına sebep olacak şekilde buby tuzağıydı.

Belki de Moskova’ya baskı kurmak adına, Kabardey-Balkar Başkanı Arsen Kanokov, düzeni muhafaza etmeleri için cumhuriyette korucu grupların oluşturulmasına ek olarak, isyancıların aileleri ve onların sülale ileri gelenleri ile birlikte çalışmak gibi kendi fikirleriyle ortaya çıktı. Bu akla hemen Çeçenya’nın hakimi Ramzan Kadirov’un kendisinin öncülüğünde gerçekleşen, söylentilere göre şüpheli yakınlarının hükümet ödemelerinden mahrum bırakıldıkları, evlerinin yakıldığı ve bizzat kendilerinin tutuklanıp, işkence edildiği “çalışma” şeklini getirdi.

Nitekim, Kabardey-Balkar’da  “Kara Şahinler- Anti Vahhabiler” adlı ekstremist bir grup daha önce görülmemiş bir şekilde, şüpheli isyancı Astemir Mamishev’in ailesini tehdit etti. 5 Şubat’ta grup Mamishev’in ailesinin evine bir yangına sebep olan molotof kokteyliyle saldırdılar ve eğer “Astemir Mamishev her hangi bir Kabardey-Balkar’lıyı bir daha öldürürse” aile fertlerinin öldürüleceklerine dair bir mesaj bıraktılar. Mamishev’in ailesi, Astemir’in iki yıldır görünmediğini ve hala hayatta olup olmadığını bilmediklerini söyledi. Mamishev Aralık 2010 tarihinde öldürülen Kabardey-Balkar müftüsü Anas Pshiachev’in ve diğer bir çok önemli kişinin ölümünden sorumlu tutuluyor.

 “Kara Şahinler-Anti Vahabilerin” arkasında kim olduğu bir yana, 7 Şubat’ta şüphelilerin ailelerinden beşinin, vurdumduymaz akrabalarına ilişkin bir çözüm bulmak adına özel bir toplantı için kendisine geldiğini iddia etti. Bir şekilde, Kanokov özellikle direnişçiler için her hangi bir garanti sağlamada başarısız oldu, yine de istemeden ağzından kaçırıverdı: “ Onları(şüpheli isyancılar) kolluk kuvvetlerine teslim edebilir ve onlardan(kolluk kuvvetleri) daha naif bir muamele bekleyebiliriz.

Bu tepki cumhruiyet yetkililerinin güvenlik konularındaki düşük etkilerini ve bu nedenle duruma çok zor etki edebildiklerini gösteriyor. Aynı zamanda, Moskova’nın idarenin süper-merkezileşme yönünde ilerleyen sistemi, onun Kabardey-Balkar’daki düşen güvenlik trendini düzene koymaktaki başarısızlığını gösteriyor. Moskova’nın bu cumhuriyette karşı karşıya kaldığı seçenekler, özetlersek; kamuoyuna ve bölgesel hükümetlere daha çok otonomi ve daha çok özgürlük vermek ya da  alelade bir şekilde yerli halka karşı askeri ve polis gücü kullanarak sert önlemler almak. Her iki sonuç da Khloponin’nin Kuzey Kafkasya’daki görevinin etkili sonu anlamına geliyor, o halde görünen o ki, yakın gelecekte durum belirsiz.

Orijinal kaynak: Jamestown Foundation

Özgün başlık tercümesi: Kabardey-Balkar’ın Dehşete Düşen Panik Halindeki Hükümet Moskova’dan Güvenlik Yardımı Talep Ediyor

Çevirip aktaran: Dünya Bülteni (Cihat Tugan)


Valery Dzutsev