Maykop’tan iki Suriyeli aile öyküsü

 Suriye’deki savaşın ardından Rusya’ya yerleşen iki ailenin hikayesini sunuyoruz. Şu anda Maykop’ta yaşıyorlar. Suriye’den gelen yurttaşlara yardım programı çerçevesinde onlara belgelerini hazırlamaları, hukuki statü almaları konusunda yardımcı olundu, destek ve danışmanlık aldılar. Rusya’ya gelirken kendi ayakları üzerinde durmayı hedeflediler, şimdiden yeni ülkelerine faydalı olmaya başladılar bile.

 

Kompozitör kafe açtı

 

Motez Halil Rusya’yı yakından biliyordu. Sovyetler döneminde Moskova Devlet Üniversitesi gazetecilik fakültesini bitirdi. Suriye’ye dönünce devlet televizyonunda kompozitör ve muhabir olarak çalıştı, filmlere, dizilere müzik yazdı, kendisi de sahne aldı.

 

Motez “2012 yazında kargaşa iyice büyümeden önce kardeşimle buraya geldim. Geçtiğimiz Temmuz ayında da tüm ailemi anne-babamı, eşimi, iki kızımı, amcamı, kardeşimin eşini ve yeğenimi getirdik” diyor. Adıgey’e yerleşilebileceğini daha önce burada yerleşmiş olan tanıdıklarından öğrendi.

 

Şam’dan sadece yakınlarını getirebildi. Evini ve değerli eşyalarını orada bıraktı: “Sadece kendimizi sağlam getirebildik, hiç bir şey satamadık. Komşular evimize göz kulak oluyordu sonra onlar da gitti”.

 

Geri Dönüş Adaptasyon Merkezi müdürü Ashad Guçetl Halil ailesi hakkında şu yorumda bulundu: “Onlar burada hiçbir yardım talebinde bulunmayanlardan. Baştan sona her şeyi kendileri yaptı. Sadece belgelerin hazırlanmasında destek aldılar. Kısa süre içinde kafe kiraladılar, personel buldular ve çalışmaya başladılar”.

 

Ne Motez, ne de Suriye’de uluslararası futbol ve basketbol karşılaşmaları organize eden kardeşi bugüne kadar yemek işi ile ilgilenmemişti. Arkadaşlarının da desteğiyle Maykop’ta fast-food zinciri bulunmamasını fırsata çevirmeyi düşündüler. Motez “Tüm şehri dolaştık ve hiç bir yerde McDonalds gibi bir yer görmedik. Biz de Avrupa tipi servis ve ev mutfağını bir araya getiren bir yer açmaya karar verdik. Bütün aile Kafe’de çalışıyoruz” diyor.

 

Konuşmanın ardından aşçıyla birlikte ile fotoğrafını çekmek istediğimde Motez bir kaç kareden sonra müşterileri bekletmemek için işine döndü. Şu anda kafede sekiz Suriyeli çalışıyor. “Şimdilik bu kadarız. Müşteri olursa genişleyeceğiz. Çok yardım gördük biz de imkanımız olursa insanlara yardım etmek istiyoruz” diyor eski kompozitör.

 

Aile memleketlerindeki olayları da takip ediyor. Motez’in yorumu şöyle: “Maalesef kabus büyüyor, kısa süre içinde durulacağı da yok. Herkes Allah adına savaştığını söylüyor. Olan halka oluyor. Amerikan ve İsrail’in planları yerine getiriliyor. Yapılanların dinle ilgisi yok”.

 

Halil ailesi Rusya’ya minnettar. ‘Rusya olmasa, Suriye de olmazdı’ diyorlar, Cenevre 2’dense umutları yok.

 

Yeniden doktor olabilmek hayali

 

Maykop’un merkezinde çocuklarıyla kiraladıkları dairede yaşayan Rimma Osman 20 yıl önce Nalçik’te jinekoloji eğitimi gördü. Daha sonra eşiyle birlikte Suriye’ye döndü. Tekrar anavatanına dönen kadın, “Çerkesçe dedemin, anne-babamın konuştuğu aynı Çerkesçe. Aileye geri dönmüş gibi oldum” diyerek tebessüm ediyor.

 

Suriye’de kendi kliniğinde çalışan Rimma “Kargaşa başladığında yaşamak mümkün değildi, özellikle de çocuklarla. Okula gitmek, hastaneye gitmek mümkün değildi. Gitmeye karar verdik. Eşimin ailesi Nalçik’te yaşıyor, bu yüzden önce oraya gittik. Daha sonra yurttaşlara yardım programını öğrendik ve Maykop’a geldik” dedi. Maykop’ta ona belgelerini hazırlamasına yardımcı olundu, Motez’den farklı olarak onun çok girişli vizesi oldu. Çocuklar okula yerleşti, şimdi sürekli ikamet izni için belgeler hazırlanıyor.

 

“Çok yardımcı oldular. Burada çok sıcak insanlar var. Çocuklar şimdilik Rusçayı iyi konuşamıyor, ancak sınıf arkadaşları onlarla İngilizce anlaşmaya çalışıyor. Çocuklarım ve ben burayı sevdik. Çok fazla yardım gördük” diyen Rimma, yeniden doktor olarak çalışabilmeyi umut ediyor.

 

Osman ailesi Suriye’deki olayları takip etmiyor: “Hiçbir şey duymak istemiyoruz, çünkü her şey kötüye gidiyor, iyi bir şey görmek mümkün değil”. Suriye’yi özlüyorlar ama artık Rusya’da kalmak istiyorlar.

 

Yüzlerce hikayeden ikisini aktardık. Resmi bilgilere göre şu anda Suriye’den Adıgey’e 126 aile (yaklaşık 600 kişi) geldi. Çoğunluğu Çerkes, fakat aralarında Ruslar, Osetler, Çeçenler ve Gürcüler de var.

 

Kaynak: Kavpolit

Çeviri: AjansKafkas

Andrey Koşik